UNUTULMUŞ TARİH...
Bolu’daki tarihin farkında mıyız?
Günlük yaşamda her zaman yanında geçip gittiğimiz bu terk edilmeye yüz tutmuş
tarihi kalıntıları çoğu zaman görmüyoruz bile. Büyük camiden büyük kökeze doğru
giden yolda, Köroğlu erkek yurdunun yanında eski dönemlere ait kalıntılar
mevcuttur. Büyük ve köklü geçmişe sahip uygarlıkların meydana getirdiği bu
eserler hakkında halkımızın bilgisi ne yazık ki çok az. Stadion denen bu yerde
zamanında gladyatör savaşları yapılırmış. Böyle bir geçmiş gerçekten merak
uyandırıyor ve Bolu’da bu gibi yerlerin olduğu kimsenin aklına gelmezdi.
Karadeniz bölgesinde tek olan bu yapının ne yazık ki yarısından çoğu tahriplere
uğramış ve yok olmuş. Zamanında bu kalıntıların üzerine inşaatler inşaa edilmiş
ev yapımlarında kullanılmış. Düşündüğümüzde çok büyük bir tarihi geçmişe
sahibiz. En önemli uygarlıklar ve eserleri bu topraklar üzerinde hayat bulmuş. Bolu’da
ilk yerleşim Kalkolitik Döneme (M.Ö.5500-3000) kadar uzanmaktadır.
Hisartepe-Kargatepe çevresi Roma döneminde yerleşim yeri ve kent merkezi
konumundadır. Fırkatepe ve Uğurlunaip Tepesinin bulunduğu sahalar ile Tabaklar,
Çıkınlar,Paşaköyü, Sümer, Tepecik Mahalleleri ise Roma döneminde mezar yeri olarak kullanılmıştır. Claudiopolis
antik kentinden günümüze ulaşan en
önemli yapı; Bolu Müzesi Müdürlüğünce Akpınar Mahallesinde 2008 yılında
yapılan kurtarma kazısında açığa çıkarılan Stadion kalıntısıdır. I. derece Arkeolojik Sit Alanı olarak korma
altına alınmış olan söz konusu yapı; Bolu’daki en önemli antik yapıdır.
Bugünkü Hisartepesinde, Atatürk
Lisesi bahçesinde İmparator Hadrianus
döneminde inşa edildiği bilinen ve temel kalıntıları tespit edilen Antinoos
Tapınağına ait kalıntılar Bolu Müzesi’nde bulunmaktadır. Yine aynı şekilde
bugünkü Bolu Belediye Başkanlığı binasının bulunduğu alanda Roma döneminde
tiyatro bulunduğu bilinmektedir.
Bolu İli Merkez İlçe, Akpınar
Mahallesi "III. Derecede Arkeolojil Sit Alanı” içinde kalan bölgeler 2008 yılında Ankara Kültür
veTabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu kararları gereğince, Bakanlığımız
Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğünün ruhsatları ile sondaj ve
kurtarma kazıları yapılmıştır.
Sondaj kazılarında oturma sırası
vb. kalıntılara rastlanması nedeni ile aynı yıl parsellerin tümünde kurtarma kazısı
yapılmış ve sahada Roma İmaparatoru Hadrianus (M.S. 117-138) dönemine
tarihlenen bir Stadion Kalıntısı açığa çıkarılmıştır.
Stadion; Hisartepesinin güney
yamacına doğal eğim kullanılmak suretiyle yaslanarak inşa edilmiştir. Doğu-batı
doğrultusunda uzanmaktadır.
Stadionda 8 ayrı levha halinde kitabe
açığa çıkarılmıştır. 23 parça halinde olan kırk kitabe levhaları; çalınmaları
ve tahrip edilmelerini önlemek ve
restorasyonlarının yapılmasını sağlamak amacıyla müze bahçesine nakledilmiştir.
Kitabenin restorasyonunun yapılmasından sonra stadiondaki yerinde sergilenmesi
planlanmaktadır.
Stadionun üzerinde yapılan sondaj
ve kurtarma kazıları sonucunda 8 adet bronz sikke, 1 adet pişmiş toprak kandil,
2 adet pişmiş toprak kas, 5 adet pişmiş toprak lüle, 1 adet toprak tek kulplu
testicik, 1 adet pişmiş toprak testicik, 1 adet bronz obje ve 1 adet de boncuk
tanesi olmak üzere toplam 20 adet eser ele geçirilmiştir.
Resimlerde açığa çıkarılan bu
kalıntı şu an terkedilmiş durumdadır. Etrafı tahtalarla kapatılmış, yoldan
geçen insanların göremeyeceği bir şekilde kaderine terkedilmiştir.
İçerisine girilmesi otlar, taşlar, çöpler ve atılmış durumdaki her çeşitten
eşyalar yüzünden mümkün değildir. Kemiklerin de bulunduğu kapatılan bölge,
köpeklerin uğrak yeri olmuştur. Bu değerlerimiz günden güne yok olmak
üzeredir. Öncelikle bu tarihi mirasımız koruma altına alınmalıdır. Bolu
gibi turizm şehri olan bir yerin bu gibi tarihsel mirasları görülmeye hazır
hale getirilmesi ve tanıtımlarının yapılması gerektiğine inanıyoruz. Bolu’nun
turizm çeşitliliği böylelikle gözler önüne serilecek ve sadece doğal
güzellikleriyle değil tarihi özellikleriyle de ön plana çıkacaktır.
Durdurulan çalışmalar yeterli kaynaklar hazırlanıp tekrar faaliyete
geçmelidir.
Boluda korunmaya değer
sayısız tarihi eser bulunuyor. Bunlar bizim mirasımız ve kültürel
değerlerimizdir. Bu değerlerimizi yaşatmayı bir borç bilmeliyiz. Bireysel
olarak hem kendimizi hem de çevremizi bilgilendirmeli ve
bilinçlendirmeliyiz. Bir millet geleceğini, geçmişine verdiği önem ve
gösterdiği özen ile hazırlar. Geleceğe güvenle bakmak tarihimize sahip
çıkmakla mümkündür. Mirasımız, bizi biz yapan değerlerdir. Bu konuda
duyarlı oldukça eşsiz ve benzersiz kültürümüz gelecekte de yaşayacaktır.
Kalıntılar hakkında tarihi
bilgiler için Bolu Müze müdürümüz Mustafa Yılmaz’a teşekürlerimizi bir borç
biliriz..
|
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder